Toplantının açılışında Yunanistan Parlamentosu Başkan Yardımcısı ile Avrupa İşleri Dışişleri Eş Başkanı birer karşılama konuşması yapmış ve katılımcıları selamlamışlardır. Toplantının sabah yapılan oturumunda İçtüzük konuları ele alınmış, delegasyonlardan gelen İçtüzük değişiklik teklifleri müzakere edilmiştir. Toplantının öğleden sonra yapılan oturumunda ise ?KEİ Üye Devletlerinde Mültecilerin Sorunları- Siyasi durum? başlıklı rapor ve tavsiye kararı müzakerelerden sonra kabul edilmiştir. Mevzubahis toplantıda Sayın Ramazan CAN konuyla ilgilibir konuşma yapmıştır. Sayın CAN konuşmasında günümüzde yaşanan trajedinin II. Dünya Savaşı?ndan sonra yaşan en büyük kitlesel göç dalgası olduğunu belirtmiştir. Ayrıca Sayın CAN 2012 yılından bu yana Türkiye?nin 3 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yaptığını, ülkemize gelen Suriyelilere ?Açık Kapı? politikasının izlendiğini ve ülkemize sığınan Suriyelilere sağlık, eğitim, iş piyasasına erişim, sosyal yardım ve hizmetleri kapsayan ?geçici koruma? sağlandığının altını çizmiştir. CAN konuşmasının devamında 10 şehirde geçici barınma merkezlerinde 300 bine yakın Suriyelinin bulunduğunu ve Kilis ilimizin nüfusundan daha fazla Suriyeli bulunduğunu ifade etmiştir. Sayın CAN konuşmasının devamında;
Türkiye yaşanan bu krizde üzerine düşen bütün sorumlulukları yerine getirmiş elinden gelen bütün gayreti göstermiştir. Yurtiçinde yapılan işlerin yanında uluslararası arenada göstermiş olduğumuz çabaya da değinmek isterim. BM ile Bölgesel Mülteci Dayanıklılık Planı; AB ile sınır kontrolü ile ilgili Eylem Planı; Türk-Bulgar-Yunan sınırında düzensiz göçle mücadele alanında ?Üçlü Polis ve Gümrük İşbirliği Ortak Temas Merkezi Anlaşması? imzalanmıştır.
Fakat yaşana trajedinin asıl sebebi Suriye?de yaşanan çatışma ve iç savaştır. Uluslararası toplum tarafından yapılması gereken ilk şey çatışmaların sona erdirilmesi, çatışmasızlık ortamının sağlanması ve terör belasının ortadan kaldırılmasıdır. Maalesef uluslararası toplumun bu konuda yeterince gayret göstermediğini ve üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediğini belirtmek yerinde olacaktır.
Sayın CAN konuşmasının devamında Türkiye?nin terörle mücadelesinden bahsetmiş, DAEŞ, PKK, YPG gibi terör örgütlerinin Türkiye?nin istikrarını bozan eylemler yapmaya çalıştığını ancak hiçbir şekilde hedeflerine ulaşamayacaklarını belirtmiştir.
Sayın CAN konuşmasının sonlarına doğru Avrupa?da gittikçe şiddetlenen İslamofobiaolgusuna değinmiş ve bunun 1.6 milyarlık İslam Alemine hakaret olduğunu ifade etmiştir. İslam dininin barış, esenlik ve huzur dini olduğunu; bir insanı öldürmenin bütün insanlığı öldürmekle eşdeğer olduğunu vurgulamış ve İslam dini ile şiddetin hiçbir şekilde bağdaştırılamayacağını söylemiştir.
Ülkelerin konuşmalarından sonra müzakereler tamamlanmış, gündem konusu ile ilgili taslak rapor ve tavsiye kararı 28-30 Haziran 2016 tarihlerinde Moskova?da yapılacak Genel Kurula sunulmak üzere kabul edilmiştir. Ayrıca bir sonraki Hukuk Komisyonu toplantısının Türkiye?de yapılması kararlaştırılmış ve toplantı nihayete erdirilmiştir
